Gerçek içinde yeni bir gerçeklik oluşturmaya çalışan edebiyat, gerçeğe yeni bir şekil vererek onu alışkanlıkların pençesinden kurtarmaya çalışır. Hakikatte bir tahrife gidilmemiş, ona yeni bir ruh üflenmiştir belki. Şair sözü elbette hakikattir bu yüzden. Bu yüzden her gerçek şair ve edip, hakikati diri bir yaklaşımla yansıtan bir dil ve göz yenileyicisidir. O halde edebiyatın ahlakla olan ilişkisini irdelerken öncelikle enstrümanın akorduna bakmak durumundayız. Zira akortsuz bir enstrüman kimin elinde olursa olsun besteyi inkar eder!