Sonucu Daralt
Yayıncı Kategori
Etiketler
Fiyat Aralığı
Eser Sahibi
Sıralama : Göster :
Toplam 73 kayıt bulunmuştur Gösterilen 48-64 / Aktif Sayfa : 4
 %  35
Romantik Cinayetler
Holdeki portmantoyla, salondaki avizeyle konuşmaya başlayacaktı neredeyse. Parça parça unutuluyordu! Hiçbir ayrıntıyı kaçırmamak için dikkatle açtığı gözleri, kötülük yapanları affeden kalbi... Hele işini bitirdikten sonra diğerlerine yardım etmeye çalışan elleri! Onlar bile unutuluyordu. En acı tarafı, kendisi de unutuyordu. Eşyaların adı silindi aklından tek tek. Gözlerini raftaki bardağa dikip dakikalarca düşünüyor, konuşmaya konuşmaya pas tutan dili kendisine ihanet ediyordu. Keli- meler hayatından eksi
58.5 TL. 90 TL.
 %  35
Olur Belki
Alnımda görünecek koca şişlik, belki ufak bir yarık sayesinde yarım günlük ödeme yapmaktan kurtulabilirdim. Ya tam gün- lük kira isterse. Eğer öyle olursa ona otelini başına çalmasını, buranın terk edilmiş bir yer olduğunu düşünerek içeri girdiği- mi, veznenin arkasında o aciz yüzünü görünce iyilik olsun diye burada kalmamı bana vicdanımın dayattığını, arkadaşlarıma kaldığım yeri tarif ederken Kokuyu takip et, diye yönlendirdiğimi... Bir dakika. Olur Belki, otelleri mesken edinmiş tuhaf bir adamın tuhaf hi
58.5 TL. 90 TL.
 %  35
Bekleme Salonu
İçimize çekiliyoruz. Ne tarafa dönsek kemiklerimiz bedenlerimize batıyor. Kıpırdayamıyoruz bile. Güneş batmak üzere. Ce- set gibi bir odada oturuyoruz. Sert, kalın tahtalardan sandalyeler. Demirden kapı. Gittikçe büyüyen, yükselen, sevimsizleşen gri duvarlar. Kat kat yağlı boyayla boyanmış duvarların yüzeyinden acılar kayıyor. Devrilip düşüyorlar diplere. Bekliyoruz. Hayattan sıyrılmış durumdayız. Derinlikli ve katmanlı anlatımıyla Ali Işık, okurunu bir bekleme salonunda ağırlıyor. Kitaptaki on üç öyküde ö
65 TL. 100 TL.
 %  35
Kaplumbağa Gölgesi
Yerde yuvarlanan dudağı elime aldım. Hiç susmadan mırıldanıyordu. Birine kızmıştı. Sürekli suçluyordu onu. Kulakları olmadığı için, yanlış kişiye söylendiğini anlatamadım. Gözleri olmadığı için tanıdık bir el tarafından tünelin boşluğuna yuvarlandığını görememiş, dudaklarına bulaşan çamuru silememiş, susması lazım geldiğini bilememişti. Cebime attım. Belki bir gün lazım olur diye. Tedbiri elden bırakmamak gerekirdi ama olur da bir gün dudaklarım silinirse, ben de bu sürekli konuşan kendini bilmez ağıza muht
58.5 TL. 90 TL.
 %  35
Beni Hikayeden Çıkart
Odunları atınca birden büyüdü ateş.
65 TL. 100 TL.
 %  35
Uykusuz Meyveler
Hangi ağacın hikayesini anlatacağımı bilmiyordum. Sonra öğrendim ki hangi ağacın meyvesi beni çağırırsa onu anlatabilirdim. Çocukken ters çevirdiğim bir şemsiyenin dilimlerinde unuttuğum portakallar nereye gidersem gideyim peşimi bırakmıyordu. Portakalları ve şemsiyeleri unutmak için uzun uykulara daldım. Rüyalarımda dökülen dişlerimi, uyandığım zaman portakal kabuklarının içine sakladım. Ağzım bomboş ve savunmasız kaldığında yüzümdeki lekeleri tırnaklarımla kazıya kazıya ağladım. Bir yas ancak kelimesiz tu
71.5 TL. 110 TL.
 %  35
Yeraltı Bulutları
Köyümüze yağmur yağmıyordu. Başka yerlerin yağmuru büyüyüp köyümüze sel oluyordu. Çölü basan sel, derdi köyün hocası yaşadığımız felakete. Çöl, yani suyun olmadığı yer; yağmurun değil. Bizim köyümüzde su vardı oysa. Üstelik yollarından çamur eksik olmazdı. Ağaçlar gür fakat dudaklar kuru; çünkü su, içilemeyecek hâle gelirdi baskınlar yüzünden. Hastalıklar bitmek bilmezdi. Bir sene haset, diğer sene kin, bazen cimrilik, bazense öfke... Ruhlarını hasta ederdi içenlerin. Yine de suyu içerlerdi; pisliğine aldır
58.5 TL. 90 TL.
 %  35
Uzun Kışın Suçlusu
İlk sene köylüler yazın gelmeyişi üzerinde pek durmadılar. Bu onlar için, kendilerini birden hafta ortasında bulmak gibiydi. Birisi günlerden salı değil de çarşamba olduğunu söylediğinde zamanın hızına şaşırır, arada kayıp bir gün olabileceğini nasıl aklımızın ucundan geçirmezsek, Kamşatlılar da yazın gelmemiş olma ihtimalini hiç düşünmediler. Konuşma aralarında Yazdan da bir şey anlamadık! Ne kısa sürdü, deyip ay sonuna doğru havaların belirgin bir şekilde soğuduğuna kendilerini inandırdılar. Günlerce süre
58.5 TL. 90 TL.
 %  35
Bir Kurt Bir Kadın Bir Horoz
Bir gün inlemesine açtım gözümü. Titriyordu. Çarşafı omuzlarına bıraktığımda burun delikleri açılıp kapandı. Yine aynı şeyi yapıyordu. Dizlerinin üzerine çökmüş, çeşmeye ağzını dayayan birinin iştahıyla havayı kokluyor, sonra kesik kesik, hırıltılı seslerle dışarı bırakıyordu. Çıplakmış, kötü kokular yayıyormuş ve birinin delici bakışları altındaymış gibi sonuna kadar açmıştı gözlerini. Gölgeler belirmişti içinde. Işığı arkama aldıkça kımıldıyor, kendini göstermeye çalışıyordu. Benden istediği şeyi anlayamı
52 TL. 80 TL.
 %  35
Hicaz Koro
Adamın ardında soğuk, çamurlu bir koku kaldı. Anahtarı cebime attım hemen. Gölge avaz avaz bağırıyordu: Annen nereye gitti bu taş yağmurunda? Süpürgeyi alıp süpürmeye başladım. Süpürdüm, süpürdüm, süpürdüm... Kırıkları topladım, devrilenleri kaldırdım. Süpürge- yi kapının arkasına dayayıp çöpü dışarı çıkardım. Döndüğümde annem omzumun üzerinde tıkır tıkır konuşuyordu: İnsan neden bulamaz kendi evini? Hicaz Koro, belirsizliğiyle ânı, sesleriyle sonsuzluğu taşıyor öykülerine. Okur, özgür bırakıldığını zannede
58.5 TL. 90 TL.
 %  35
Deli Sesler
Hiç bu kadar yalnız olmamıştım, korkunç gelmeyecek bir şey söylemeliyim onlara, bir bağ kurmak istiyorlar, bu son fırsat. Beni iyileştirebilen kişi olmanın onuruyla yükselip ait olduğum yere, topluma hediye edecekler. Sakin, uslu, alışıldık cümleler kurmak istiyorum ama beceremem. Ağzımdan çıkan her kelime büyüyüp insanların üstlerine yürür. Yapabileceğim fazla bir şey yok. Onları büyüten, benimle birlikte zaman. Zaman ki var olanı büyütür, geliştirir ve sonra tahrip eder. O vazgeçti siz de vazgeçin düzelem
52 TL. 80 TL.
 %  35
Ay ve Güneş Kumpanyası
Saatlerin bilinmediği bir zamanda bir sultan yaşardı. Acımasızdı ve tek gözlüydü. O tek göz de yüzünde değil, sağ avucunun ortasındaydı. Onunla her şeyi görürdü. Ormanda güzel bir kelebek yüzünden yolunu kaybeden kızları da akıllı olduğunu sanan çocuğu da. Yönleri yok etmişti. Ne doğu ne batı ne kuzey ne de güney kalmıştı. Her şeyin merkezinde o vardı artık. Zamanda bir gedik açıldı ve doğuyla batının efsaneleri birbirine karıştı. Ay ve Güneş Kumpanyası'nda Naime Erkovan fantastik öykü geleneğini devam ett
65 TL. 100 TL.
 %  35
Çal Bahtiyar
?Hac zamanının, torik mevsimine denk geldiği beş yıl önceki o sonbaharda, kutsal topraklardan dönen kafile, iskelede bek- leyen kalabalıkla kucaklaşıp ağlaşırken herkesin aklında olup da sormayı taze hacılığına yakıştıramadığı, tavaf sırasında bile geçmiş senelerin torik çetelesini tutturup sonra da tövbe istiğfar ettiren o meşum istek, Binnaz'ın yetmiş yaşındaki anacığının dilinden öyle bir heyecanla dökülmüş, kadın öyle bir hasretle sormuştu ki, Hac ibadeti boyunca doksan dokuzluk tespihi ?Torik, torik, t
58.5 TL. 90 TL.
 %  35
Birkaç Tuhaf Gün
Soğukkanlı fakat bitkin bakışlar var gözlerimde. Kurbanlarımın izini sürmek beni yorgun düşürüyor. Azabımı şiddetlendiriyor aynadaki suretim; taşıdığım ruh, yüzümdeki solgun ifadeden tiksiniyor. Başımı çeviriyorum, halıda küçük bir hareketlilik; usul usul yaklaşıyorum. Görmek istiyorum incecik gövdesinde korkunun izlerini. Sinsi hareketlerle onu nazikçe parmaklarımın arasına alıp avucuma hapsediyorum. Yumruğumla ezmeden önce, fısıldıyorum kulağına: Güçsüzlüğünün bedelini ödüyorsun. Birkaç Tuhaf Gün, yara a
58.5 TL. 90 TL.
 %  35
Soğuk Taht
Geçtiğimiz yıl Beşinci Düğme adlı fantastik öykü kitabıyla edebiyat dünyasında adından söz ettiren Naime Erkovan, ikinci öykü kitabıyla yine okurlarını şaşırtıyor: Soğuk Taht Birbirine bağlı yirmi öyküden oluşan bir salkım üzüm; Soğuk Taht. Ülke ülke gezen bir kralın başka krallarda kendini görmek isterken, dünyanın bir oyun ve oyalanma yeri olduğunu dehşetle fark edişi... Bu kralın tacı, tahtı, atı ve arabası yok. Bir defteri var ancak dedelerinden kendisine miras kalan. Ayrıldığı her şehirden sonra not d
65 TL. 100 TL.
 %  35
Uslu Yara
Babam öldü. Hatırlamadığım bir günde, hatırlamadığım bir ayda, hatırlamadığım bir mevsimde, tam saatinde öldü. Annem gittikçe büyüyen, unutan, titreyen bir kambur oldu; babam sessizce yalvaran, sürünen bir ölü. Öldükten sonra ilk kez aynaya bakarken gördüm onu; çökmüş alınlı, fırlak gözlü, kapkara olmuş yüzünden midesi bulansın istedim. Uslu Yara, olağanüstü bir dil mimarisi sunuyor okuruna. Bu dilin büyüsüyle yürüyenleri, engellere ve zorluklara rağmen taze nefesler bekliyor.
52 TL. 80 TL.
Sıralama : Göster :
Toplam 73 kayıt bulunmuştur Gösterilen 48-64 / Aktif Sayfa : 4