Dostoyevski, ölümsüz eseri Budala'da ikiyüzlü bir toplumsal ortamda dürüst, açık yürekli ve yüce gönüllü olmanın hem bir erdem olduğuna hem de böyle olmanın güçlüklerine işaret etmektedir. Yazılmış en güzel aşk romanlarından biri sayılan Budala, elbette bundan ibaret değildir.
Romanın kahramanı Prens Mışkin, saflığıyla erdem sahibi sayılabilir ama onun bu hâli, aynı zamanda bir ruhsal hastalıktır da. Mışkin, müthiş zekâsıyla, büyük bir âşıktır. Ancak ruh hali, onu pasif bir insan yapmaktadır. Dostoyevski'nin en önemli romanlarından Budala, böyle bir dünyada dürüst, açık yürekli ve yüce gönüllü olmak budalalık mıdır, sorusunu da sürekli hatırlatmaktadır.