Sonucu Daralt
Yayıncı Kategori
(x)Genel
Etiketler
Fiyat Aralığı
Eser Sahibi
Sıralama : Göster :
Toplam 147 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3
 %  35
Dede Korkut Hikayeleri
Dede Korkut, tarihin tozlarını üzerinden silkeleyerek seni bulmaya geldi. Yolculuğu uzun, anlatacakları çok. Tabii tek başına gelmedi. Boğaçhan, Bamsı Beyrek, Tepegöz, Salur Kazan ve Deli Dumrul onu yalnız bırakmadı bu macerasında. Dinlemeye hazır mısın?
58.5 TL. 90 TL.
Tükendi
 %  35
Fötr Şapkali Mezar
Uzun bir müddet görmedim onu. Mevsimleri devirdim. Şehirlerde deliler aradım. Hakkında düşünmeyi bırakmıştım. Çünkü Mustafalar karışmıştı zihnimde. Sonra bir ağacın altında rastladım ona, değneğini yanına uzatmış, ayaklarını güneşe vermiş, benleriyle uyumaktaydı. Dünyada en aptalca şey akıllı olmak, dedim onu görünce. Kaç kişi bir ağacın gölgesinde korkusuzca uyuyabilir? Doğar doğmaz, akıllı yavrum, diye sevilenler sıradan şeyleri yapmayı, diğerlerine benzemeyi istemezler. Koştururlar biraz daha akıllı olma
58.5 TL. 90 TL.
 %  35
Cam Bariyer
Ay, hâlâ bütün cömertliğiyle yolumu aydınlatıyor. Ve sonra nefesimin kesildiğini hissediyorum heyecandan. Çünkü orada, işte tam karşımda! Ürkütmemeye çalışarak El’e yaklaşıyorum. Bir tül gibi salınıyor rüzgârda. Üzerinde kimliğini belli edecek tek bir iz yok. Duaya açılmış gibi göğe bakıyor. Neden sonra beni fark edip, “O!” diyor. “Kendini yok etti! Geriye sadece ben kaldım!” Bir an şaşkınlıktan ne diyeceğimi bilemiyorum. Ama o, umursamıyor ve tekrar göğe dönüyor. Şaşkınlığım geçince “Demek onu tanıyordun!”
58.5 TL. 90 TL.
 %  35
Öykümüzün Hikayesi
Türk öykücülüğü üzerine her yönüyle öykünün izini, öykü tarihini, kaynaklarını takip etmek isteyenler için hazırlanmış en kapsamlı çalışmalardan biri elinizde. Uzun yıllar yayımladığı dergiler, yönettiği yayınevi ve bizzat eserleriyle edebiyat, özelde de Türk öykü dünyasının içinde bulunuyor oluşuyla, öykünün en detaylı fotoğrafını çekiyor Hüseyin Su. Tanzimat’tan itibaren edebiyatımıza giren modern öykünün tarihî seyri içinde pek çok yazar, kuramcı, eleştirmen modern öykünün tanımına, sorunlarına, çöz
182 TL. 280 TL.
 %  35
Unuttuğum Nakarat
annem ütülüyor her sabah kırışan gömleğini ve yüzünü babamın sen her sabah şehri yeniden kuşatıyorsun pay ederek damlara aydınlığı sabah haberleri, artan fiyatlar hüzünlü görüntüsü dumansız bacaların kuşlara zam gelmiş sen her sabah yeni bir şehir yaratıyorsun sesinle bir şehir savaştan uzak bir şehir sisli günlerin bayram sayılmadığı.
52 TL. 80 TL.
 %  35
Hastane Kokusu
Hemen heykeli götürüp kucağına bıraktım. – Bakın doktor, bunlar size absürt geliyor olabilir. Lütfen dünyayı sadece algıladığınız kadarıyla yorumlamayı bırakın! Bu sistemin bütününe hakaret olur. Benim gibi bir sürü insan var bu evrende ve âlemler içinde âlemler var. – Kesin şu abuk sabuk lafları! Hay aksi şeytan! Nereden geldim buraya! – Akit, dedi. – Akit mi? O da ne? – Herkesin sözleşmesi vardır ama unutur. Çocukken gördüğünüz rüyaları hatırlayın, kurtardığınız bebekleri düşünün. Onları sadece rüya mı
78 TL. 120 TL.
 %  35
Dersimiz: Canavar
“Bu bir efsane değil,” diye devam etti kadın beton sesiyle. “İtbaraklar, civarda yaşayan bir kavimdi eskiden. Vikinglerden bile daha zalim bir topluluk.” Mümin, ürkek bir sesle araya girme cüretinde bulundu. “Şu efsanelerde adı geçen köpek başlı insanlar mı?” “Efsane olmadığını söylemiştim,” dedi kadın. “Bunlar gerçeğin ta kendisi.” Çocuk çekiçle çakılan bir çivi gibi koltuğa yapıştı. Başını hızla evet anlamında sallayınca hâlâ hareket edebildiğine şükretti. Erlik, İtbaraklar, Şubat Karısı, Congolos, Ü
78 TL. 120 TL.
 %  35
Pusula Azık Düşman
şunu demek istiyorum; köşelerde omuzlara yüklediğiniz gürültüyle ve heyecanla ağızlarda marşlar gümüşten ordular katı ve kararlı takas ederken düşünüyorum gözlerinizde mevsim nasıl değişiyor birden benim de keyfimi kaçırıyor ölüm planlarınız uzaktan sizi izliyorum sizin de kaçırıyor elbette seçimi nasıl yaptınız?
52 TL. 80 TL.
 %  35
Işık Almayan Pencere
kollarım geriliyor bir uca noktadan öte geçiyor ben kuytu ülkede çevreyi ölçmeye meyletmiş mutlak bilinmeli çap. uzasın kollarım pi üç alınsa da kabul geriyorum uçtan uça. değecek çepere. parmak uçlarım yetmiyor. kavrayamıyor. açılmıyor daha dokunmuyor elim başka bir ele
58.5 TL. 90 TL.
 %  35
Doğurgan Yara - Sezai Karakoç
Bu kitap, onun şiirindeki kimi unsurları değerlendirme, estetiğinin ve düşüncesinin temel noktalarını anlama çabası ile farklı zaman ve yayın organlarında yayımlanmış yazılardan oluşuyor. Yazıların değişmeyen ortak noktaları ise Karakoç’un eserine nüfuz etme çabası ile çağımızın edebiyat ve düşünce dünyasındaki yerini nesnel bir biçimde görmeye çalışmaktır. Okura belirli bir bakış açısından Karakoç’un düşüncesi, poetikası ve şiiriyle ilgili bir yaklaşımın sunulduğunu umduğum bu yazılar, onun eserinin anlaşı
58.5 TL. 90 TL.
 %  35
Lilima
“Nihayet buldun beni! Hadi yap yapacağını,” dedim, biraz da sesimi yükselterek. “Ama şimdi yaz değil ki!” Bu söz ağzımdan öylesine çıkmıştı. Şaşırdı. Ben de şaşırdım. Sesimi duyan birileri var mıdır acaba, diye de yan gözle etrafı kesiyordum. “Bu senin işin değil. Biliyorsun ki… Bilmen gerekir, Komanyurt’da bir babayı ancak kendi oğlu vurabilir, töreler böyle,” dedim. Bir baba cinayeti ve bir yörenin masal/töresi. Evlatlarına iyi davranmayan babalara karşı bir töre. Evini terk eden bir babaya karşı örülen d
58.5 TL. 90 TL.
 %  35
Taş Sektirme Ustası
Bir tek safiri gördüm, kıyıda yalnız yatan. Suya en yakın yerde, benim gibi yorgun. Renginin parlaklığı gitmiş. Sırtı bana dönük, denizi seyrediyor. Belki o çevirdi onları. Geride başka iz yok. Safiri alıyorum elime. Biliyorum ne istediğini. Gidenlerin peşinden fırlatıyorum onu da. Denize kavuşmaktan mutlu, sekerek kayboluyor gözden. Suya dalmadan önce son bir defa bana bakıyor. Hiç kimseye anlatma diyor bunları. Ben de batan bir taş gibi içimde tutuyorum. Taşları nasıl da basite alıyoruz. Bazen neşeyle yür
71.5 TL. 110 TL.
 %  35
Ben Ülkesi
Ben ülkesi hoş geldiniz buyurun hangi suretimden girersiniz pasaportlar geçersiz bir tebessümünüz yeter siz güldükçe açılır bütün kapılarım işte savunmasızım geri çevirmem oklarınızı
52 TL. 80 TL.
 %  35
Deli Şairler Yaylası
Uma Gelin, toprak damı cadının başına yıkacak kadar güçlenmiş, gücünü göstermeyecek kadar da akıllanmıştı. Hem artık çevire çevire yufka yapmayı, kirmen eğirip şelek çekmeyi, düven sürüp dibek taşında çorbalık yapmayı öğrendiği yetmez gibi bunları eski köyünden tanıdığı becerilerle harmanlamayı da başarmıştı. Uzak pınarlardan su taşıma, yağmurda dam loğlama işlerini de bir masalın içinde gibi yapıyordu. En az kırk yıl geriden gelen bu farklı hayatı tanımadaki becerisi, toprak damdakilerin çoğunu dilsiz ya
58.5 TL. 90 TL.
 %  35
Ateşkes Günleri
Böylece harekete geçen iki kelime, çıktı odadan. Hiç kimseyi umursamadan yürümeye başladı ofiste. Masaları dolaştı, kâğıtların üzerinde gezindi, parmakların arasında dönen kalemleri bir iki defa da o çevirdi. Bütün katı, gürültüye boğan yazıcıyı susturdu. Hoparlörlerden yükselen cılız müzik seslerini. Paldır küldür yürüdü. Nereye girip çıktığını bilmeden yürüdü. Neleri kırıp döktüğünü ve bütün bunları nasıl bir şiddetle yaptığını bilmeden. Yaşananlar ve yaşanması arzulananların ya da gerçeğin sınırına yakl
52 TL. 80 TL.
 %  35
Birbirine Karışmayan İki Deniz
Türk şiirinin şüphesiz çok önemli ve değerli iki ismi Sezai Karakoç ve İsmet Özel’dir. Bu iki ismi şiirleri yanında nesirleri de hem Türk şiirine hem Türk edebiyatına hem Türk düşünce dünyasına etki etmiştir. Bu etki, kiminde karşısında olmak kiminde onun gibi olmak şeklinde tezahür eder. Her iki durumda da bu iki ismin yazdıklarının, görüşlerinin, yaşamlarının dikkatle incelenmesi elzemdir. Kâmil Yeşil, hem edebiyatçı olarak bu iki büyük ismin eserlerine dikkatle yaklaşıyor hem de onlarla bizzat tanışmış,
110.5 TL. 170 TL.
 %  35
Lili Ya da Bir Hayal Hakikatı
Ben Tanrı’yı bir Zambağın tozunda gördüm.
39 TL. 60 TL.
 %  35
Yamalı Paraşüt
Belki de yaşanmadı bunlar. Uydurmayı çok seven bir hikâyeci tarafından düzüldü. Geyik de mi hayalin parçasıydı? Hayır; boynuzları olan, kısa kuyruğu ve çekik gözleriyle gerçek bir geyikti o. Diğer canlılar gibi doğdu, beslendi ve öldü. Ormandan başka dünya görmeden öldü. Bazen düşünüyorum, acaba hayvanlar bunların farkında olsa ne değişirdi. Ne yaparlardı? Farz edelim ki geyik, bir gün ot yiyemeyeceğini; gözünü açıp tanıdığı, evi olan ormandan ayrılacağını fark etseydi nasıl yaşardı? Zevk alır mıydı ot yeme
65 TL. 100 TL.
 %  35
Peronda Gece
sonra yine kendime: nesneler süslerken evleri ve ben Tanrı’dan sakınırken kendimi hiç bu kadar cesur değildim kaybettiğinde sesler yankısını binlerce çatlak oluşurken duvarlarda ve nesneler terk ettiğinde yüzümü o zaman, bağışlayacak mısın Tanrı’m beni
52 TL. 80 TL.
 %  35
Gökyüzüne Bakmadan
Bir gün gökyüzüne hiç bakmadan ölecekti Orhan. Kalabalık bir yerde, kimsesiz, bıkkın… Belki biraz mutlu olurdu ölünce. Bitmesine sevinirdi belki, bilemeyiz. Gerçi Orhan, aklına gelen bir düşünceyle diğeri çelişmeseydi eğer, gökyüzüne bakmadan ölmeyi kesin bilirdi. Ama bunca zamandır sıkıca tutunduğu inancına ters düşen o düşünce sarardı bütün benliğini. Derdi ki Orhan’a, öleceğin sırada annenin sesi gökten bir sır gibi gelirse kulağına ve “Ölüyorsun Orhan. Bana bak, korkma. Korkma yavrum. Ölünce bütün korku
58.5 TL. 90 TL.
Sıralama : Göster :
Toplam 147 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3