Sonucu Daralt
Yayıncı Kategori
(x)Hikaye, Öykü
Etiketler
Fiyat Aralığı
Eser Sahibi
Sıralama : Göster :
Toplam 73 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3
 %  35
Beni Biri Merak Etti
Bir oda dolusu ağızsız yüz bana bakarken ondan aldığım karşılık, beni yıllardır tanır gibi, yapmacıksız gülümsemeydi. Kocaman, sevimli... Artık korkum un ufak. Çekti sandalyesini ve tam karşıma kuruldu kendinden emin. Sanırım ona en çok bu güven yakışıyordu. Ve ben belki bu yüzden, belki de değil, ömrümde ilk kez bir adama güvenmek istedim. Anlatsana, dedi, neşeliydi; seni merak ediyorum. Beni biri merak etti. Beni Biri Merak Etti, yalnızlıkla örülmüş bir dünyada var olmaya çalışan anlatıcıların, sıradan
52 TL. 80 TL.
 %  35
Kristal Sapan
Yemeklere dokunmadan, sofrayla birlikte bizi de oturduğumuz yerden kaldırsınlar diye bekliyordum. Çatal kaşık sesleri, yudumlanan çaylar hepsi birer arı vızıltısına dönüşerek çınlıyordu kulaklarımda. Arada kadınla göz göze geliyorduk ama o, yüzüm saydamlaşmış gibi başımın gerisinden bahçeye bakıyordu. Uzanıp dallara dokundu. Kararıp kalmış budaklarına. Olan biteni de işte o zaman gördü. Kristal Sapan'da topaçlar, misketler, sapanlar, meyve dolu ağaçlar ve hepsinin merkezinde çocuklar dönüp duruyor. Isimler
58.5 TL. 90 TL.
 %  35
Turuncu Ölüm
Acaba, diyor annem, Hasan ölürken ben ne yapıyordum? O sırada ne yapıyordum ki birkaç kilometre uzağımda can çeki- şen oğlumun acısını sezmemiş, durup şaşkınlıkla etrafıma bakmamıştım? Halıyı ve alt kattaki daireleri geçip yerin altındaki bilinmezliğe inen ve bir çırpıda yüzeye çıkan bakışlarını üzerimizde gezdiriyor. Sahi, diyor, gerçek bir şaşkınlıkla. Tam olarak kaçta olmuştu kaza? Turuncu Ölüm, sade fakat güçlü diliyle karakterlerini ortak bir olay karşısında birbirine bağlıyor. Ölümle zorunlu olarak bi
58.5 TL. 90 TL.
 %  35
Derin Dalış
Oysa doğumdan daha önemliymiş ölüm. Ölüm herkesin kendi kıyametiymiş... Meğer kıyamet ölümün ta kendisiymiş. Bir de herkes için ayrı ayrı kopuyormuş, birden daha çokmuş kıyamet. Çokmuş çok olmasına da nasıl ölüneceği daha bir mühim- miş. Doğdum ama nasıl öleceğim kim bilir? Cemile Sümeyra, ilk ve son öykü kitabıyla sesleniyor okuruna. Hayatın rüyasına dalanlar yerine kendisi ölümün sonsuz vadi- lerine derin bir dalış yaparak, kaçınılmaz son için bir prova şansı veriyor okuyan herkese.
35.75 TL. 55 TL.
Tükendi
 %  35
Muzaffer Çok Kızar Valla
Muzaffer Çok Kızar Valla, hayatın kendisi gibi öykülere kucak açıyor; gülmek ve ağlamak kol kola gezerken hangisine sığınacağına kararr veremiyor okur. Gücünü yalınlıktan alan öyküler, bir yandan tebessüm ettirirken öte yandan vicdanın sesini dayıyor kulağına..
58.5 TL. 90 TL.
 %  35
Küçük Bir Dalgınlık
Bu alçak adam, akşam yürüyüşlerimizde okuduğu şiirlerle beni havaya sokup, seninle yerküreyi çevirip parmağımızı koydu- ğumuz rastgele bir yere gidelim, diyerek kurguladığı romantik planların hesabını vermesin mi? Bilseniz ne zarif elleri vardır Murat'ın. Bir taraftan anlatırken bir taraftan parmakları yerküreyi döndürür gözlerinizin önünde. O kadar gerçektir her şey. Küçük Bir Dalgınlık, çapkınlıkta sınır tanımayan ama tezgâhlarını kimseye hissettirmeyecek kadar becerikli olduğunu dü- şünen bir jönün prof
52 TL. 80 TL.
 %  35
Sirke Dükkanı
Bir biletin hayatını alt üst edeceğini nerden bilebilirdim ki! Toprağı bol olsun zırvalıklarını dinlemekten bunaldım artık. Bir insan öldükten sonra toprağı ne yapabilir ki! Keşke ölmeden toprağı bol olsaydı. O toprağın bir kısmına bizim için geniş bir e yaptırır, birkaç dönümünü ekip biçer birkaç dönümünü de kat karşılığı müteahhide verirdik. Evlerin kirasıyla da huzur içnde yaşar giderdik. Ah eminim o zaman çok güler ve hiç suratımızı asmazdık. Sirke Dükkanı, gerçekle efsanenin iç içe yaşadığı bu toprakl
32.5 TL. 50 TL.
Tükendi
 %  35
Olay Berlin'de Geçiyor
Bir şehri, haritalara eklenmesi gereken yeni bir köprü, kuş cıvıltılarıyla tıka basa dolu yaşlı bir orman ya da ilkbaharda gençlik çağlarına dönüp delice akan ama kış geldiğinde her şeyi yavaşladığı ve azaldığı için ihtiyarlayan bir nehir bölebilir. Hepsine tahammül edilir fakat bir duvarın böldüğü şehirlere sadece acınır. Bir şehir arkasından geldi Naime Erkovan'ın terk ettikten yıllar sonra. Yıkılmış bir duvarı, kırılmış bir ayna gibi yapıştırıp kendisine tutmasını istedi: Kendisine yani Berlin'e. Kendis
65 TL. 100 TL.
 %  35
Romantik Cinayetler
Holdeki portmantoyla, salondaki avizeyle konuşmaya başlayacaktı neredeyse. Parça parça unutuluyordu! Hiçbir ayrıntıyı kaçırmamak için dikkatle açtığı gözleri, kötülük yapanları affeden kalbi... Hele işini bitirdikten sonra diğerlerine yardım etmeye çalışan elleri! Onlar bile unutuluyordu. En acı tarafı, kendisi de unutuyordu. Eşyaların adı silindi aklından tek tek. Gözlerini raftaki bardağa dikip dakikalarca düşünüyor, konuşmaya konuşmaya pas tutan dili kendisine ihanet ediyordu. Keli- meler hayatından eksi
58.5 TL. 90 TL.
 %  35
Olur Belki
Alnımda görünecek koca şişlik, belki ufak bir yarık sayesinde yarım günlük ödeme yapmaktan kurtulabilirdim. Ya tam gün- lük kira isterse. Eğer öyle olursa ona otelini başına çalmasını, buranın terk edilmiş bir yer olduğunu düşünerek içeri girdiği- mi, veznenin arkasında o aciz yüzünü görünce iyilik olsun diye burada kalmamı bana vicdanımın dayattığını, arkadaşlarıma kaldığım yeri tarif ederken Kokuyu takip et, diye yönlendirdiğimi... Bir dakika. Olur Belki, otelleri mesken edinmiş tuhaf bir adamın tuhaf hi
58.5 TL. 90 TL.
 %  35
Bekleme Salonu
İçimize çekiliyoruz. Ne tarafa dönsek kemiklerimiz bedenlerimize batıyor. Kıpırdayamıyoruz bile. Güneş batmak üzere. Ce- set gibi bir odada oturuyoruz. Sert, kalın tahtalardan sandalyeler. Demirden kapı. Gittikçe büyüyen, yükselen, sevimsizleşen gri duvarlar. Kat kat yağlı boyayla boyanmış duvarların yüzeyinden acılar kayıyor. Devrilip düşüyorlar diplere. Bekliyoruz. Hayattan sıyrılmış durumdayız. Derinlikli ve katmanlı anlatımıyla Ali Işık, okurunu bir bekleme salonunda ağırlıyor. Kitaptaki on üç öyküde ö
65 TL. 100 TL.
 %  35
Kaplumbağa Gölgesi
Yerde yuvarlanan dudağı elime aldım. Hiç susmadan mırıldanıyordu. Birine kızmıştı. Sürekli suçluyordu onu. Kulakları olmadığı için, yanlış kişiye söylendiğini anlatamadım. Gözleri olmadığı için tanıdık bir el tarafından tünelin boşluğuna yuvarlandığını görememiş, dudaklarına bulaşan çamuru silememiş, susması lazım geldiğini bilememişti. Cebime attım. Belki bir gün lazım olur diye. Tedbiri elden bırakmamak gerekirdi ama olur da bir gün dudaklarım silinirse, ben de bu sürekli konuşan kendini bilmez ağıza muht
58.5 TL. 90 TL.
 %  35
Beni Hikayeden Çıkart
Odunları atınca birden büyüdü ateş.
65 TL. 100 TL.
 %  35
Uykusuz Meyveler
Hangi ağacın hikayesini anlatacağımı bilmiyordum. Sonra öğrendim ki hangi ağacın meyvesi beni çağırırsa onu anlatabilirdim. Çocukken ters çevirdiğim bir şemsiyenin dilimlerinde unuttuğum portakallar nereye gidersem gideyim peşimi bırakmıyordu. Portakalları ve şemsiyeleri unutmak için uzun uykulara daldım. Rüyalarımda dökülen dişlerimi, uyandığım zaman portakal kabuklarının içine sakladım. Ağzım bomboş ve savunmasız kaldığında yüzümdeki lekeleri tırnaklarımla kazıya kazıya ağladım. Bir yas ancak kelimesiz tu
71.5 TL. 110 TL.
 %  35
Yeraltı Bulutları
Köyümüze yağmur yağmıyordu. Başka yerlerin yağmuru büyüyüp köyümüze sel oluyordu. Çölü basan sel, derdi köyün hocası yaşadığımız felakete. Çöl, yani suyun olmadığı yer; yağmurun değil. Bizim köyümüzde su vardı oysa. Üstelik yollarından çamur eksik olmazdı. Ağaçlar gür fakat dudaklar kuru; çünkü su, içilemeyecek hâle gelirdi baskınlar yüzünden. Hastalıklar bitmek bilmezdi. Bir sene haset, diğer sene kin, bazen cimrilik, bazense öfke... Ruhlarını hasta ederdi içenlerin. Yine de suyu içerlerdi; pisliğine aldır
58.5 TL. 90 TL.
 %  35
Uzun Kışın Suçlusu
İlk sene köylüler yazın gelmeyişi üzerinde pek durmadılar. Bu onlar için, kendilerini birden hafta ortasında bulmak gibiydi. Birisi günlerden salı değil de çarşamba olduğunu söylediğinde zamanın hızına şaşırır, arada kayıp bir gün olabileceğini nasıl aklımızın ucundan geçirmezsek, Kamşatlılar da yazın gelmemiş olma ihtimalini hiç düşünmediler. Konuşma aralarında Yazdan da bir şey anlamadık! Ne kısa sürdü, deyip ay sonuna doğru havaların belirgin bir şekilde soğuduğuna kendilerini inandırdılar. Günlerce süre
58.5 TL. 90 TL.
 %  35
Bir Kurt Bir Kadın Bir Horoz
Bir gün inlemesine açtım gözümü. Titriyordu. Çarşafı omuzlarına bıraktığımda burun delikleri açılıp kapandı. Yine aynı şeyi yapıyordu. Dizlerinin üzerine çökmüş, çeşmeye ağzını dayayan birinin iştahıyla havayı kokluyor, sonra kesik kesik, hırıltılı seslerle dışarı bırakıyordu. Çıplakmış, kötü kokular yayıyormuş ve birinin delici bakışları altındaymış gibi sonuna kadar açmıştı gözlerini. Gölgeler belirmişti içinde. Işığı arkama aldıkça kımıldıyor, kendini göstermeye çalışıyordu. Benden istediği şeyi anlayamı
52 TL. 80 TL.
 %  35
Hicaz Koro
Adamın ardında soğuk, çamurlu bir koku kaldı. Anahtarı cebime attım hemen. Gölge avaz avaz bağırıyordu: Annen nereye gitti bu taş yağmurunda? Süpürgeyi alıp süpürmeye başladım. Süpürdüm, süpürdüm, süpürdüm... Kırıkları topladım, devrilenleri kaldırdım. Süpürge- yi kapının arkasına dayayıp çöpü dışarı çıkardım. Döndüğümde annem omzumun üzerinde tıkır tıkır konuşuyordu: İnsan neden bulamaz kendi evini? Hicaz Koro, belirsizliğiyle ânı, sesleriyle sonsuzluğu taşıyor öykülerine. Okur, özgür bırakıldığını zannede
58.5 TL. 90 TL.
 %  35
Deli Sesler
Hiç bu kadar yalnız olmamıştım, korkunç gelmeyecek bir şey söylemeliyim onlara, bir bağ kurmak istiyorlar, bu son fırsat. Beni iyileştirebilen kişi olmanın onuruyla yükselip ait olduğum yere, topluma hediye edecekler. Sakin, uslu, alışıldık cümleler kurmak istiyorum ama beceremem. Ağzımdan çıkan her kelime büyüyüp insanların üstlerine yürür. Yapabileceğim fazla bir şey yok. Onları büyüten, benimle birlikte zaman. Zaman ki var olanı büyütür, geliştirir ve sonra tahrip eder. O vazgeçti siz de vazgeçin düzelem
52 TL. 80 TL.
 %  35
Ay ve Güneş Kumpanyası
Saatlerin bilinmediği bir zamanda bir sultan yaşardı. Acımasızdı ve tek gözlüydü. O tek göz de yüzünde değil, sağ avucunun ortasındaydı. Onunla her şeyi görürdü. Ormanda güzel bir kelebek yüzünden yolunu kaybeden kızları da akıllı olduğunu sanan çocuğu da. Yönleri yok etmişti. Ne doğu ne batı ne kuzey ne de güney kalmıştı. Her şeyin merkezinde o vardı artık. Zamanda bir gedik açıldı ve doğuyla batının efsaneleri birbirine karıştı. Ay ve Güneş Kumpanyası'nda Naime Erkovan fantastik öykü geleneğini devam ett
65 TL. 100 TL.
Sıralama : Göster :
Toplam 73 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3